Kategoriler
Ç SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük Ç Sayfa 8

çalmacı* Maden üzerine çalma işi yapan usta.
çalmaç* Tahtadan yapılmışkap.
çalmadan oynamak* çok keyifli ve sevinçli durumda bulunmak.
* bir işe çok hevesli görünmek.
çalmak* Başkasının malını gizlice almak, hırsızlık etmek, aşırmak.
* Vurarak veya sürterek ses çıkartmak.
* Bir müziği dinlemeyi sağlayan aleti çalıştırmak.
* Ses çıkarmak, ses vermek.
* Atmak, çarpmak, vurmak.
* Yoğurt yapmak için sütü mayalamak, katıp karıştırmak.
* Üzerine sürmek.
* Bozmak, zarar vermek.
* Kumaşın bir parçasınıkesmek.
* (madeni) Oymak, kalemle işlemek.
* Süpürmek, temizlemek.
* Benzemek, andırmak.
* (zaman için) Boşa harcatmak, ziyan etmek.
çalpara* Parmaklara takılıp çalınan zil veya buna benzer ses çıkarıcıaraç.
* Açıklarda kumluk alanlarda yaşayan ve ağlarıkeserek balıkçılara arar veren bir çeşit çağanoz (Portunus
puber).
çaltı* Diken, çalı.
çaltılık* Çaltısıçok olan yer.
çalyaka* Birdenbire yakasına yapışarak.
çalyaka etmek* yakasına yapışıp sıkıca tutmak.
çam* Çamgillerin örnek bitkisi olan ve yurdumuzda birçok türü yetişen bir orman ağacı(Pinus).
çam balı* Arıların sarıçam üzerinde biten yaprak bitlerine salgıladıkları bal sıvısından oluşturdukları bir tür bal.
çam devirmek* karşısındakine dokunacak veya kötü bir sonuç doğuracak söz söylemek.
çam fıstığı* Fıstık çamının kozalak biçimindeki meyvesinden çıkarılan sert kabuklu, yağlıve nişastalıtohum.
çam sakızı* Çam ağacından çıkarılan reçine.
çam sakızıçoban armağanı* verilen bir armağanın sunulduğu kimsenin değerine uygun olmadığınıve verenin gücünün ancak buna
yettiğini özür yollu anlatmak için söylenir.
çam sakızı gibi* tedirginlik verecek kadar bir insanın peşinden ayrılmayan.
çam yarması(veya bölmesi)* iri gövdeli insan.
çam yeşili* Çam yapraklarına benzer yeşilin bir tonu.
çamaşır* İç giysisi.
* Yıkanması gerekli kirli.
* Kirli eşyalarıyıkama işi.
çamaşır değiştirmek* iç giysilerini çıkartıp temizlerini giymek.
çamaşır deterjanı* Çamaşırların daha çabuk, daha iyi temizlenmesini sağlayan kimyasal birleşim.
çamaşır dolabı* Çamaşır saklamada kullanılan çekmeceli dolap.
çamaşır ertesi olmak* çok çamaşır yıkamaktan aşırıyorulup hasta olmak.
çamaşır ipeği* Nakışyapmakta kullanılan ipek iplik.
çamaşır ipi* Kurutmak için üzerine çamaşır asılan ip veya tel.
çamaşır leğeni* Çamaşırların içinde yıkandığı, metal veya plâstikten yapılmış, genişkap.
çamaşır makinesi* Çamaşır yıkamaya yarayan araç.
çamaşır mandalı* Kurutmak için asılmışçamaşırları ipe sıkıca tutturmak amacıyla kullanılan küçük, tahta veya plâstik kıskaç.
çamaşır sabunu* Çamaşır yıkamak işinde kullanılan beyaz sabun.
çamaşır sepeti* Kirli veya yıkanmışçamaşırların içinde toplandığısepet.
çamaşır sodası* Beyaz çamaşırların yoğun veya asitli kirlerini eritmek için kullanılan sodyum karbonat.
çamaşır suyu* Çamaşırların beyazlığınıve kolayca temizlenmesini sağlayan kimyasal birleşimli su.
çamaşır takımı* Fanilâ, don, gömlek, çorap, mendil gibi eşya, bir arada bohçaya konulup verilen hediye.
çamaşırcı* Para ile başkalarının çamaşırınıyıkayan kimse.
çamaşırcılık* Çamaşırcının işi.
çamaşırhane* Çamaşırlık.
çamaşırlık* Çamaşır yıkamak için kullanılan yer, çamaşırhane.
* Çamaşır yapımına yarayan.
çamat* Avlanılmış balıklarıelde taşımaya yarar çengel askı.
çamça* Sazangillerden, pullarından yalancı inci yapılan bir ırmak balığı(Leuciscus rutilus).
çamçak* Ağaçtan oyularak yapılmışkulplu su kabı, çapçak.
* Köpüklenerek akma.
çamçak çamçak* Bolca, bol miktarda.
çamgiller* Kozalaklılardan, iğne gibi ince ve uzun yapraklarınıyaz kışdökmeyen, tohumlarıçıplak olarak kozalak
pullarıüzerinde bulunan, çam, köknar, lâdin gibi bitki türlerini içine alan reçineli ağaçlar familyası.
çamlık* Çam ağaçlarıçok olan yer.
* Çam korusu.
çamuka* Gümüş balığına benzer bir balık. Çamukanın büyüklerine tokmak başdenir (Atherina hepsetus).
çamur* Su ile karışıp, bulaşır ve içine batılır duruma gelmiştoprak, balçık.
* Yapı işlerinde kullanılan çeşitli malzeme ile yapılan harç.
* Sataşkan, çevresine tedirginlik veren, sulu (kimse).
çamur atmak (veya sıçratmak)* birini kötü bir işe karışmışgöstermek, kara çalmak, iftira etmek.
çamur banyosu* Tedavi gücü olan çamurla yapılan banyo.
çamur deryası* Her tarafıçamurla kaplanmışolan.
çamur gibi* (ekmek için) iyi pişmemişve siyah unla yapılmış.
* herkese sataşıp tedirginlik veren (kimse).
çamur ığrı bı* Denizin sığve çamurlu yerlerinde kullanılan 25-30 kulaç uzunluğunda bir balık ağı.

Bir yanıt yazın