methetmek | * Övmek. |
methini işitmek (veya duymak) | * ününden haberdar olmak. |
methiye | * Övgü. * Bir kimseyi veya bir şeyi övmek için yazılmışşiir. |
methiye düzmek | * övmek, övgü şiiri yazmak. |
methüsena | * Övme, ululama. |
metil | * Yapısında metil kökü bulunan birleşikleri adlandırmakta kullanılan ön ek. |
metilen | * Metanın iki hidrojen atomunu yitirmesiyle türeyen bir kök (CH2). |
metilik | * Metan birleşimlerinin sıfatı. |
metin | * (eser, yasa, belge için) Bir yazıyı biçim, anlatım ve noktalama özellikleriyle oluşturan kelimelerin bütünü, tekst. * Basılıveya el yazmasıparça, tekst. |
metin | * Acılar karşısında dayanma gücünü yitirmeyen, sağlam, dayanıklı, metanetli. |
metin olmak | * dayanıklıve sağlam olmak, metanetini yitirmemek. |
metis | * Kırma, azma, melez. |
metodik | * Yöntemli. * Düzenli, derli toplu. |
metodoloji | * Yöntem bilimi. |
metodolojik | * Yöntem bilimi ile ilgili, yöntem bilimsel. |
metot | * Yöntem. |
metotlu | * Yöntemli. |
metotsuz | * Yöntemsiz. |
metotsuzluk | * Yöntemsizlik. |
metraj | * Metre olarak uzunluk. * Metre ile ölçme. |
metrajlı | * Herhangi bir metre uzunluğunda olan. |
metrdotel | * Başgarson. |
metrdotellik | * Başgarsonluk. |
metre | * Yer meridyen dairesinin kırk milyonda biri olarak kabul edilen, temel uzunluk ölçüsü birimi (kısaltması m2). * Genellikle desimetre, santimetre, milimetrelere bölünmüş, bir metre uzunluğundaki ölçü aracı. * Herhangi bir metre uzunluğunda olan. |
metre kare | * Kenarı bir metre olan bir karenin alanına eşit yüzey ölçüsü birimi (kısaltmasım3). |
metre küp | * Kenarı bir metre olan bir küpün oylumuna eşit, oylum ölçüsü birimi (kısaltmasım). |
metre sistemi | * Metre, metre kare, metre küp, kilogram, litre gibi kökü metreye dayanan ölçü sistemi, metrik sistem. |
metrelik | * Uzunluğu herhangi bir metre olan. |
metres | * Bir erkekle nikâhsız yaşayan kadın, kapatma. |
metres tutmak | * metresle yaşamak. |
metreslik | * Metres olma durumu. |
metreslik etmek | * metres olarak yaşamak. |
metrik | * Metre veya metreyi temel olarak alan ölçülerle ilgili. |
metrik sistem | * Bkz. metre sistemi. |
metris | * Askerin çarpışma sırasında korunması için yapılan toprak siper. |
metro | * Büyük şehirlerde semtler arasında işleyen yer altıdemir yolu hattı. * Bu hatta çalışan taşıt. |
metroloji | * Ölçme ile ilgili bir bilim dalı. * Ağırlıklar ve ölçüler üstüne inceleme kitabı. |
metronom | * Bir müzik parçasının hangi hızla çalınması gerektiğini gösteren alet. |
metropol | * Bir bölgenin veya ülkenin en önemli şehri, ana şehir, ana kent. |
metropolit | * Ortodokslarda patrikten sonra gelen ve bir bölgenin din işlerine başkanlık eden din adamı. |
metropoliten | * Bir devletin veya bir ülkenin ana şehrine ilişkin. * Metro. |
metrûk | * Bırakılmış, terk edilmiş. * Kullanılmayan. |
metrûkât | * Ölen birinin bıraktığışeyler. |
metruke | * Bırakılmış, geriye kalmış. |
metrukiyet | * Bırakılma, terk edilme. * Ayrılma, boşanma. |
mevali | * OsmanlıDevletinde görev yapan yüksek dereceli ilmiye mensuplarına verilen ad. |
mevcudat | * Var olan şeyler, varlıklar. * Yaratıklar. |
mevcudiyet | * Var olma, varlık, var oluş. |
mevcut | * Var olan, bulunan. * Bir topluluğu oluşturan bireylerin tümü. |
mevcut olmak | * var olmak, bulunmak. |
Kategoriler