Kategoriler
O SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük O Sayfa 17

orta hâlli * Ne zengin, ne yoksul olan.
orta hece yutumu * Bazıdurumlarda orta hecede bulunan vurgusuz ünlülerin düşmesi, haploloji.
orta hizmetçisi * Bir evin temizlik işlerine bakan hizmetçi.
orta hizmeti * Bir evin temizlik işlerinin bütünü, orta işi.
orta işi * Orta hizmeti.
orta karar * Orta derecede, biraz uygun.
orta karın * Göbeğin üstünde kalan karın bölgesi.
orta kulak * Kulak zarı, çekiç, örs, üzengi kemiklerinin bulunduğu, dışkulakla iç kulak arasındaki bölüm.
orta kulak boşluğu * Dışkulak ile iç kulak arasındaki boşluk.
orta kulak iltihabı * Orta kulakta oluşan iltihaplıhastalık.
orta kuşak * Toplumda genç kuşak ile yaşlıkuşak arasında yer alan yaşgrubu.
orta malı * Herkesin yararlandığı.
* Yaygın, özgünlüğü olmayan, basmakalıp.
* Her isteyenle ilişkide bulunan kadın, hayat kadını, fahişe, orospu.
orta masası * Değişik sayıdaki kısa ayaklar üzerine yatay olarak yerleştirilmiştablası olan genellikle oturma grubu ile
kullanılan mobilya.
orta mektep * 343 ortaokul.
orta nokta * Futbolda başlama vuruşunun yapıldığıyer, nokta.
orta oyunculuğu * Orta oyuncusunun sanatı.
orta oyuncusu * Orta oyununda oynayan (sanatçı).
orta oyunu * Sahne, perde, dekor, suflör kullanmadan, halkın ortasında oynanan Türk halk tiyatrosu.
orta öğrenim * İlk öğrenim ile yüksek öğrenim arasında görülen öğretim dönemi.
orta öğretim * İlköğretim ile yüksek öğretim kurumlarıarasında yer alan, genel okulları, teknik ve meslek okullarını
yönetmek görev ve sorumluluğunu yüklenmiş bulunan kuruluş.
* İlköğretimden geçtikten sonra öğrenimini sürdürmek isteyen öğrencileri daha üst öğrenime veya teknik ve
meslek alanlarında hazırlamak için plânlanan öğretim dönemi.
orta parmak * El parmaklarının sağdan ve soldan üçüncü olanı.
orta saha * Futbol, hentbol vb. oyunlarda topun oynandığısahanın orta bölümü.
orta sıklet * Bkz. orta ağırlık.
Orta şark * Orta Doğu.
orta şekerli * Ne az ne de çok şekeri olan.
* (durum için) Ne çok iyi ne de çok kötü, şöyle böyle.
orta tedrisat * Bkz. orta öğretim.
orta terim * İki öncülü içine alan terim.
orta uç * Orta bölgenin en ilerisi.
orta yaşlı * Ne genç ne de yaşlı olan.
orta yaylak * Devamlı oturma ve normal tahıl tarımıyapılan bölge sınırının üstündeki, genellikle deniz seviyesinden
1200-1600 metre yükseklikteki yaylak.
orta yol * Çözüme açık, herkes tarafından kabul edilebilir olan davranışve tutum.
orta yolcu * Orta yolu seçen, orta yoldan yana olan.
orta yolculuk * Orta yolcu olma durumu.
orta yuvar * Yer hava yuvarında kat yuvarının üzerinde, sıcaklığın azaldığıyaklaşık olarak 60-80 km arasındaki katman,
mezosfer.
orta yuvarlak * Futbol, basketbol vb. oyunların sahasında ortada bulunan ve başlama vuruşu veya atışının yapıldığı
noktanın merkez olduğu alan, santra yuvarlağı.
ortaç * Sıfat-fiil, partisip: Hiç tanıdığım kalmadı. Gelen çocuk. Adı batasıadam.
ortada * görünür yerde, göz önünde.
* (sporda) sonucu belli olmayan karşılaşmalar için kullanılır.
ortada bırakmak * birini çok güç bir durumdayken terk etmek.
ortada fol yok yumurta yok * Bkz. fol yok yumurta yok.
ortada kalmak * yersiz kalmak, barınacak yer bulamamak.
* güç bir durumda veya iki şey arasında kalmak.
* (bir şeyi) kimse üzerine almamak.
ortada olmak * düşünülmesi ve yapılması gerekmek.
ortadan kaldırmak * saklamak.
* yok etmek.
* öldürmek.
ortadan kaybolmak * saklanılmak, bulunmaz olmak.
* yok edilmek, kullanılmamak.
* öldürülmek.
ortadan kaybolmak * nereye gittiği bilinmemek, kimseye sezdirmeden gitmek.
ortadan sır olmak * kaybolmak, arkada iz bırakmadan gitmek.
ortadan söylemek * herkesin içinde, belli bir kimseyi amaçlamadan konuşmak.
ortak * Birlikte işyapan, ortaklaşa yararlarla birbirlerine bağlıkimselerden her biri, şerik, hissedar.
* Kuma.
* Birden çok kimse veya nesneyi ilgilendiren, onlara özgü olan, onların katılmasıyla oluşan, müşterek.
ortak (veya kuma) gemisi yürümüş, elti gemisi yürümemiş * bir erkeğin karıları birbirleriyle anlaşabilirler, ama kardeşlerin karıları geçinemezler.
ortak bölen * İki veya daha çok sayıyı bölen sayı.
ortak çarpan * İki veya ikiden artık sayıyıçarpan sayı.

Bir yanıt yazın