Kategoriler
Genel

YDS’de En Çok Çıkan Kelimeler – F/G

  1. fabricate = üretmek (manufacture), uydurmak (concoct), atmak, yalan söylemek
  2. facilitate = kolaylaştırmak, rahatlatmak, hafifletmek (ease), hızlandırmak (accelerate), olanak tanımak (enable)
  3. fade = soldurmak, rengi solmak, rengi atmak, (wear), solmak, güçten düşmek (die, wilt)
  4. failure = yetmezlik, başarısızlık, yapmama, bulunmama, yokluk, ihmal, dinme, batma, yenilgi, iflas, sekte, aksatma, fiyasko, tükenme, kıtlık
  5. faint = bayılma, baygınlık, feeling faint – bayılma hissi, hafif, silik
  6. fairly = oldukça, tarafsızca, güzelce, epeyce, epey, adeta
  7. falsify = tahrif etmek, değiştirmek, sahtesini yapmak, oynama yapmak, kalpazanlık yapmak (counterfeit)
  8. familiar (with) = tanıdık, içten, aşina, teklifsiz
  9. famish = açlıktan ölmek, aç bırakmak (starve)
  10. fare =ücret fee), fare collection – ücret toplama, yolcu, yiyecek, gıda
    11 fatal = ölümcül, öldürücü, vahim, mahvedici, ölümle biten
  11. favourable = elverişli, uygun, iyi niyetli, lehte
  12. fearful for = için korkan, endişelenen
  13. fertilize = döllemek, gübrelemek, aşılamak, verimli kılmak, (impregnate)
  14. fetch = alınmak, almak (retrieve, collect), easily fetch – kolayca almak, getirmek, gidip
    almak
  15. fiancé = (erkek) nişanlı
  16. fiancée = (kız) nişanlı
  17. field trip = kır gezisi, arazi gezisi
  18. fierce = şiddetli, kıyasıya, çetin rekabet vb. azgın, azmış köpek vb
  19. figure = şekil, figür, rakam, sayı , figure out = anlamak (= make out)
  20. filthy = pis, kirli, dayanıksız, sağlam olmayan
  21. finance = finanse etmek, paraca desteklemek
  22. fine = ince ince, küçük doğranmış et, patates vb. iyi, güzel, para cezası
  23. firework = havai fişek
  24. fit = sağlıklı, zinde, sıhhati yerinde (= robust, healthy), bir kıyafetin şıklık
    bakımından değil de bedene oturması anlamında yakışmak, sara nöbeti (=
    seizure)
  25. flatmate = ev arkadaşı
  26. flattery = yağcılık, dalkavukluk, övme, kompliman, yaltaklanma
  27. flee = kaçınmak, kaçmak, sıvışmak, aceleyle çıkmak
  28. fleece = koyun postu (yünlü) *** hide = yünsüz post
  29. flight = uçma, uçuş, Uçar, uçak (aircraft) flight ticket – uçak bileti
  30. flow = akıcılık, akım, akış, debi, akışkanlık, met, akıntı, akan miktar
  31. fluctuate = dalgalanmak, inip çıkmak, düzensiz hareket etmek, bocalamak (vacillate), kararsız olmak (vacillate)
  32. focus on = odaklanmak, yoğunlaşmak, bir noktada toplamak
  33. fold = kat, katlama, kıvrım, ağıl, pli, katlı, katlık, büklüm, yuva
  34. force = gücü, kuvvet, güç, zor
  35. forceful = güçlü, kuvvetli, şiddetli
  36. forecast = önceden tahmin etmek , öngörü
  37. forge = taklidini yapmak, sahtesini çıkarmak
  38. forgery = sahtecilik, sahtekârlık, kalpazanlık, sahte imza (fraud)
  39. former = eski, geçmiş, önceki, sabık
  40. formerly = evvelki, önceki, eskiden
  41. formulate = formülleştirmek, formüle dökmek
  42. forthcoming = önümüzdeki, gelecek, yaklaşan, hazır, çıkacak olan, açık sözlü, konuşkan, cana yakın, dost
  43. fortify = güçlendirmek, kuvvetlendirmek, takviye etmek, desteklemek (boost, strengthen), canlandırmak (boost)
  44. fracture = kırılmak, çatlamak ( kemik, kolon vb)
  45. frail = zayıf, cılız, çelimsiz
  46. frame = kare (keyframe), frame rate – kare hızı, erçeve, yapı, arka plân, iskelet, şasi, çatı, tezgâh, beden, sera
  47. freed = özgürleştirmek (liberate), kurtarmak, serbest bırakmak, salıvermek, muaf tutmak
  48. fulfil = yerine getirmek, yapmak, karşılamak, tamamlamak, uygulamak, bitirmek
  49. fundamental = esas, temel, zorunlu, ana
  50. funeral = cenaze töreni, sorun, defin, problem
  51. fussy = titiz, detaycı, zor beğenen (choosy) very fussy – çok titiz
  52. fuzzy bulanık (dim) fuzzy logic – bulanık mantık belirsiz, hayal meyal, tüy gibi, uçuşan, ince tüyl
  53. gather = toplanmak, toplamak, bir araya getirmek, biriktirmek, irin toplamak, kendini toplamak (assemble, collect, amass) tutmak
  54. gender = cinsiyet, cins
  55. generate = ısı, elektrik vb. üretmek, tartışma vb. ortaya atmak
  56. genre (= canr) = tür, çeşit, nevi (= type, sort)
  57. get rid of = kurtulmak, temizlemek, öldürmek, kovmak, savmak, başından savmak, savuşturmak, yakasını sıyırmak
  58. giant = dev X dwarf
  59. give up = vermek, yapıvermek, sunmak, gitmek, kazandırmak, düzenlemek, ödemek, uçlanmak, hediye etmek, esnemek
  60. glance = bakıvermek, göz atmak, göz gezdirmek (glimpse)
  61. gloom = kararma, karanlık, kasvet, sıkıntılı bakış (darkness)
  62. glorify = yüceltmek, övmek
  63. goal = hedef, amaç, gol, gaye, ideal, erek
  64. govern = yönetmek
  65. government = hükümet, devlet, rejim, yönetim biçimi
  66. grab = kapmak, el koymak,tutmak, kaçırmak
  67. gradually = yavaş yavaş, kademeli olarak, giderek, gittikçe
  68. grant = vermek, bağışlamak, nasip etmek
  69. grasp = kavrama, anlama, anlayış
  70. graveyard =m mezar, mezarlık
  71. groom = damat, güvey, seyis
  72. grow tired of = — den yorulmak
  73. growl = hırlamak, homurdamak, gürlemek, hırıldamak(snarl, roar, purr)
  74. guide = kılavuz, rehber, kitapçık, el kitabı, danışman,(instruction, book, handbook)

Bir yanıt yazın