Kategoriler
B - Sözlük SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük B Sayfa 74

bistro * İçkili kahve, küçük lokanta.
bisturi * Neşter.
bisülfat * Hidrojenli sülfatlara verilen ad.
bisülfür * Molekülünde iki kükürt atomu bulunduran birleşik.
bişek * Yayık dövmede kullanılan araç.
bişi * Çörek, tatlı bir ekmek türü.
bit * Yarım kanatlılar alt takımına giren, insan ve memeli hayvanların vücudunda asalak olarak yaşayan böcek,
kehle (Pediculus).
bit kadar * en küçük, en ufak, çok küçük.
bit otu * Sıracagillerden, birçok çeşitleri bulunan ve kuzey yarım kürede yetişen bir bitki.
* Bitlere karşıkullanılan bir madde.
bit yeniği * Bir işin gizli kalmışkötü ve aksak yanı, kuşkulu bir nokta.
bîtap * Bitkin, yorgun.
bîtap düşmek * çok yorulmak, yorgun düşmek.
bîtaraf * Yansız, tarafsız.
bîtaraflık * Yansız olma durumu, yansızca davranış.
bitek * Bol ve iyi bitki yetiştiren, verimli (toprak), mümbit.
bitelge * Toprağın bitki yetiştirme gücü.
bitevi * Bkz. biteviye.
biteviye * Aynı biçimde, sürekli olarak.
biteviyelik * Aynı biçimde sürüp gitme durumu.
bitey * Bitki örtüsü, flora.
biti kanlanmak * sıkıntı içinde yaşayan bir kişi para ve varlık yönünden güçlenmek.
bitik * Yorgunluk veya hastalıktan gücü kalmamış.
* Durumu kötü, fena.
* Yapışık, dolaşık,ekli.
bitiklik * Bitik olma durumu.
bitim * Bitmek işi.
* Son, nihayet, münteha.
bitimli * Sonu olan, sonlu.
bitimsiz * Sonu olmayan, sınırlandırılıp belirlenmeyen, namütenahi.
bitirilme * Bitirilmek durumu.
bitirilmek * Bitirmek işine konu olmak.
bitirim * Çok hoşa giden (kimse, yer).
* Barbut oynatılan yer, kahve, kumarhane.
* Yaman, zeki, çok beğenilen.
bitirim yeri * Kumarhane.
bitirimci * Barbut kahvesi işleten, barbut oynatan kimse.
bitirimhane * Kumar oynanan yer, kumarhane.
bitirişyemi * Et üretimi için beslenen hayvanlara belirli bir devreden itibaren besi sonuna kadar yedirilen ve enerji değeri
daha yüksek olan karma yem.
bitirme * Bitirmek işi, itmam, mezuniyet.
bitirme fiili * Etmiş biçimindeki sıfat-fiille ve olmak yardımcısıyla yapılan ve fiilin, yardımcıfiilin işaret ettiği zamandan
önce olup bittiğini anlatan birleşik fiil.
bitirmek * Bitmesini sağlamak,sona erdirmek, tüketmek, tamamlamak, sonuçlandırmak.
* Güçsüz düşürmek, bitkin duruma getirmek, yormak.
* Onulmaz duruma getirmek, mahvetmek.
bitirmiş * Bir bilim dalında veya başka bir alanda bilginin doruğuna ulaşmış(kimse).
* Bilgili, açıkgöz.
bitiş * Bitmek işi veya biçimi, bitme, sona erme.
bitişik * Birbirine dokunacak kadar yakınlaşmışveya yan yana olan.
* Yandaki ev, komşu.
* Yan, yandaki.
bitişik çanak yapraklılar * Çanak yaprakları birbirine bitişmiş bulunan bitkiler.
bitişik taç yapraklılar * Taç yaprakları birbirleriyle yandan bitişik olan bitkiler.
bitişiklik * Bitişik olma durumu.
bitişimli * Bitişken.
bitişken * Kelime üretim ve çekiminde ekler getirilirken kökü veya gövdesi değişikliğe uğramayan (dil), iltisakî.
bitişken dil * Kelime kökleri değişmeyen, eklerle türetilen dil.
bitişkenlik * Bitişken olma durumu.
* Yeni bir kelime türetmek için köklere ek getirme özelliği.
bitişme * Bitişmek işi, ittisal.
bitişmek * Birbirine dokunacak kadar yanaşmak.
bitiştirme * Bitiştirmek işi.
bitiştirmek * Bitişmesini sağlamak.

Bir yanıt yazın