frapan | * Göz alıcı, göze çarpıcı, alımlı. |
frekans | * (Ses, dalga vb. için) Birim zamandaki titreşim sayısı, sıklık. |
fren | * Bir makinenin, herhangi bir taşıtın hızınıkesmeye veya onu durdurmaya yarayan mekanizma. |
fren mesafesi | * Hareket hâlindeki aracın frene basıldığıdurumda aldığıyol uzunluğu. |
fren yapmak | * bu mekanizmayıkullanarak taşıtın hızınıkesmek veya taşıtıdurdurmak. |
frenci | * Tren yolu dönemecinde yol boyundaki frenlere kumanda eden görevli. |
frengi | * Genellikle cinsel birleşmelerle bulaşan, tedavi edilmezse inme, körlük, delilik gibi sonuçlara kadar varan, döle de geçerek vücutça ve akılca sakat bir soyun yetişmesine yol açan hastalık. |
frengi | * Gemi güvertelerinde, suların dışarıya akması için bordalara açılan delik. |
frengili | * Frengi hastalığına tutulmuşolan. |
Frenk | * Anglosakson, Cermen veya Lâtin ırklarının birinden olan kimse. * Osmanlıların Avrupalılara, özellikle Fransızlara verdikleri ad. |
Frenk asması | * Asmagillerden, sonbaharda yaprakları güzel bir renk alan süs sarmaşığı(Ampelopsis). |
Frenk çileği | * Kokusuz, kırmızı iri meyve veren çilek türü. |
Frenk gömleği | * Yakasıkravat takmaya uygun, çoğu uzun kollu, ceket veya yelek altına giyilen erkek gömleği. |
Frenk inciri | * Kaktüsgillerden, yapraklarıetli ve yayvan dikenli bir bitki, firavun inciri, Hint inciri (Opuntia ficus-indica). * Bu bitkinin kalın, dikenli kabuğu olan tatlıyemişi. |
Frenk lâhanası | * Brüksel lâhanası. |
Frenk maydanozu | * Maydanozgillerden, salata ve salçalarda kullanılan bodur ve ıtırlı bir bitki. |
Frenk menekşesi | * Turpgillerden, çiçekleri güzel kokulu bir süs bitkisi türü (Hesperis). |
Frenk üzümü | * Taşkırangillerden bir çalı(Fibes nigrum). * Bu bitkinin daha çok şurubu yapılan, uzun salkım biçiminde, taneleri ufak, kırmızıve mayhoşyemişi. |
Frenkçe | * Frenk ve özellikle Fransız dili. * Frenklerin biçiminde ve Frenklere özgü olan. * Avrupalı gibi. |
Frenkleşme | * Frenkleşmek işi. |
Frenkleşmek | * Frenge benzemek, Frenk gibi davranışlarda bulunmak. |
Frenkleştirmek | * Frenklere özgü yaşayıştarzıkazandırmak. |
Frenklik | * Frenk gibi davranma. |
frenleme | * Frenlemek işi. |
frenlemek | * Bir taşıtın, mekanizmanın hareketini fren yardımıyla yavaşlatmak veya durdurmak. * Bir gidişin, bir tutumun aşırılığınıengellemek, gemlemek. |
frenlenme | * Frenlenmek işi. |
frenlenmek | * Frenlemek işi yapılmak. |
frenleyici | * Bazı organların çalışmasınıengelleyen. * Engelleyen, ilerlemeye, gelişmeye engel olan. |
frenoloji | * Kafatasının biçimine bakarak insanın karakterini ve zihnî yeteneğini inceleme. |
frer | * Erkek kardeşanlamında papazlar için kullanılan bir söz. * Yabancılara ait okullarda görevli papaz. |
fresk | * Yaşduvar sıvasıüzerine kireç suyunda eritilmişmadenî boyalarla resim yapma yöntemi. * Bu yöntemle yapılmışduvar resmi. |
freze | * Tornacılıkta, bir deliğin ağzını genişletmeye yarayan çelik alet. * Frezeleme işinde kullanılan takım tezgâhı. |
frezeci | * Teknik resme veya modele uygun her çeşit parçayıfreze tezgâhında yapabilen işçi. |
frezeleme | * Frezelemek işi. |
frezelemek | * Bir parçayıfreze tezgâhında işlemek. |
fribord | * Bir geminin su yüzünden yukarıkalan bölümü. |
frigo | * Dondurulmuşkrema. * Sevimsiz, soğuk (kimse). |
frigorifik | * Soğutma özelliği olan, soğutucu. |
frijider | * Buz dolabı, soğutucu. |
frijidite | * Cinsel soğukluk. |
frikik | * Serbest vuruş. * Eteğin açılmasıyla bacağın görünmesi. |
frikik yakalamak | * açık bacak görmek. |
friksiyon | * Ovma, ovuşturma. |
frisa | * Tütünleme suretiyle kurutulmuşringa balığı. |
frişka | * Yelkeni dolduramayacak kadar hafif rüzgâr. |
fritöz | * Patases kızartmaya yarayan özel kap. |
friz | * Tavandan inerek sahnenin üst kısmını, sahne boyunca kaplayan kısa, dar perde. * Eski Yunan ve Roma yapılarında taban kirişi ile çatıarasında kalan, üzeri boydan boya kabartmalarla süslü bölüm, efriz. |
frize kaplama | * Ağacın yıl halkalarının kaplama yüzeyinde paralel çizgiler hâlinde görülmesiyle elde edilen bir kaplama çeşidi. |
früktoz | * Levüloz, meyve şekeri. |
fuar | * Belli zamanlarda, belli yerlerde ticarî mal sergilemek amacıyla açılan büyük sergi. |
Kategoriler