kündelemek | * Künde oyununu yapmak. |
kündeye gelmek | * aldanmak, tuzağa düşmek. |
kündeye getirilmek | * aldatılmak, tuzağa düşürülmek. |
kündeye getirmek | * künde de durumuna girmesini sağlamak. * oyuna getirmek, tuzağa düşürmek. |
künefe | * Sıcak yenilen bir çeşit peynirli tel kadayıf. |
küney | * Güneşe bakan yan, güney, kuzey karşıtı. |
küngüldeme | * Küngüldemek işi. |
küngüldemek | * Uyuklamak. * Elden ayaktan düşmek. |
küngürdemek | * Küngüldemek. |
künh | * Öz, kök, iç yüz. |
künhüne varmak | * bir şeyin özünü, aslınıanlamak. |
künk | * Pişmiştoprak veya çimentodan yapılmışkalın su borusu. |
künye | * Bir kimsenin adı, soyadı, ülkesi, doğumu, mesleği gibi özelliklerini gösteren kayıt. * Bu özelliklerin yazılı olduğu bilezik, kolye gibi metalden eşya. * Soyu sopu ile ilgili kimlik bilgileri. |
künyesi bozuk | * Kötü durumları görülmüşolan, sabıkalı. |
künyesi gelmek | * (savaşta) Bir askerin ölüm haberi kendi evine bildirilmek. |
künyesini okumak | * ayıplarınıyüzüne vurarak bir kimseye sövmek. |
küp | * Su, pekmez, yağgibi sıvılarıveya un, buğday gibi tahıllarısaklamaya yarayan, genişkarınlı, dibi dar toprak kap. * Sarhoş. * Bazıdeyimlerde çokluk, fazlalık bildirir. |
küp | * Birbirine eşit karelerden oluşan altıyüzlü dikdörtgen, mikâp. * Bir cismin hacminin ölçü birimi. * Bir sayının üçüncü kuvveti: (43)=4x4x4=64. * Küp biçiminde nesne. |
küp gibi | * pek şişman. |
küp şeker | * Küp biçiminde altıyüzü olan şeker, kesme şeker. |
küpe | * Kadınların kulak memelerine taktıklarısüs takısı. * Bazıhayvanların boyunlarının iki yanından sarkan deri uzantıları. |
küpe çiçeği | * Küpe çiçeğigillerin örneği olan süs bitkisi (Fuchsia). * Bu bitkinin kırmızı, pembe, mor veya beyaz renkli çiçeği. |
küpe çiçeğigiller | * Ayrıçanak yapraklı iki çeneklilerden, küpe çiçeği, yakı otu, göl kestanesi gibi bitkileri içine alan bir familya. |
küpe dönmek | * çok şişmanlamak. |
küpeli | * Küpe takmışolan. * Küpeye benzer bir deri uzantısı olan. |
küpelik | * Dalyan direklerini dikerken alt ucun batmasını sağlamak için bağlanan taşveya zincir. |
küpeşte | * Gemilerde güverte hizasında ıskarmoz bağlarına tutturulan dikmelerin dışyüzlerine kaplanan kaplamaların oluşturduğu siperler, borda kaplamalarının en üstü, güverteden yukarıkalan bölümler, parapet. * Duvarların üzerine, balkon veya pencerelerin içine çimento ve mozayik karışımı ile yapılan dolgu set. |
küpleği | * Küreğin, baltanın sap takılan yeri. |
küpleme | * Karında su birikmesi sebebiyle olan, şişmeyle beliren hastalık. |
küplere binmek | * çok öfkelenmek. |
küplü | * Küpü olan. * Rakısı bol, ucuz meyhane. * Çok rakı içen, ayyaş. |
küpünü doldurmak | * eline fırsat geçmişken çokça para biriktirmek. |
kür | * İyi bakım ve ilâç tedavisi. * Özel tedavi yöntemi. |
kür yapmak | * sağlığıkorumak amacıyla herhangi bir yöntemi bir süre uygulamak. |
kürar | * Güney Amerika yerlilerinin oklarına sürdükleri bitkisel zehir. |
küraso | * Acıportakal kabuğundan yapılan bir içki. |
kürdan | * Dişleri temizlemek için kullanılan küçük araç. |
kürdan gibi | * çok zayıf, incecik, çelimsiz. |
kürdanlık | * Kürdan koymaya yarayan kap. |
kürdî | * Klâsik Türk müziğinde si bemol notasınıandıran perde. * Dügâh perdesindeki bir makam. |
kürdîlihicazkâr | * Klâsik Türk müziğinde, rast perdesinde bir makam. |
küre | * Bütün noktalarımerkezden aynıuzaklıkta bulunan bir yüzeyle sınırlıcisim. * Yeryüzü, dünya. |
küre | * Madenci ocağı, maden fırını. |
küre kuşağı | * Bkz. kuşak. |
kürek | * Toprak, kömür gibi şeyleri bir yerden bir yere alıp atmaya, taşımaya yarayan ve yayvan bir bölümü, buna bağlıuzun bir sapı bulunan araç. * Küçük deniz teknelerini yürütmeye yarayan, bir ucu yassı, uzun ağaç. * Kürek cezası. |
kürek ayaklılar | * Pelikanları, kara batakgilleri içine alan kuşlar takımı. |
kürek cezası | * Gemilerde kürek çekme yoluyla uygulanan ceza. * (daha sonra) Ağır hapis cezası. |
kürek çekmek | * deniz teknesini yürütmek için küreği kullanmak. |
kürek kadar (veya papuç kadar) dili olmak | * saygısızca davrananlar için söylenir. |
kürek kemiği | * Omzun art bölümünde bulunan, üçgen biçiminde genişve ince kemik. |
Kategoriler