karartılma | * Karartılmak işi veya durumu. |
karartılmak | * Karanlık duruma getirilmesini sağlamak. |
karartma | * Kararmak işi. * Savaşdurumunda düşman uçaklarından korunma amacıyla ışıklarıörtme veya söndürme biçiminde alınan önlemlerin bütünü. |
karartmak | * Rengini karaya çevirmek, esmerleştirmek, siyahlaştırmak. * Karanlık duruma getirmek. * (ışığı) Kısmak veya örtmek. * Kötü bir duruma getirmek. |
karasakız | * Zift. |
karasal | * Kara (I) ile ilgili, berrî. |
karasal iklim | * Bkz. kara iklimi. |
karasal kumul | * Deniz kıyısından uzak, çöllerde oluşan kumul. |
karasal oluşuk | * Yer kabuğunun kara bölümündeki katmanlarında olan oluşuk. |
karasığır | * Orta Anadolu’da yetişen, sert ve kurak iklime dayanıklı, küçük yapılı bir sığır türü. |
karasinek | * Böcekler sınıfının çift kanatlılar takımından, insan ve evcil hayvanların kanınıemen, görünüşü ev sineğine benzeyen bir eklem bacaklıtürü (Stomoxys calcitrans). |
karasu | * Çoğunlukla gözün iç basıncın çoğalmasıyla kendini gösteren, körlüğe sebep olabilen bir göz hastalığı, glokum. |
karaşın | * Esmer, sarışın karşımı. |
karataban | * İpek böceklerinde genişçapta ölüme yol açan kelebek hastalığı. |
karatavuk | * Karatavukgillerden, tüyleri kara, meyve ve böceklerle beslenen ötücü kuş(Turdus merula). |
karatavukgiller | * Omurgalıhayvanların kuşlar sınıfından, ardıç kuşlarınıve kızılkuyrukları içine alan bir familya. |
karate | * Ayak ve yumruk vuruşlarıüzerine kurulu, Japon kökenli bir dövüşyöntemi. |
karateci | * Karate yapan kimse. |
karaturp | * Turpgillerden, etli, iri beyaz köklü çok yıllık bir bitki (Raphanus sativusvar niger). |
karavan | * Bir otomobilin arkasına takılan, insan taşımaya yarayan, tekerlekli, üstü kapalıaraç. |
karavana | * En çok orduda erlerin yemeğini dağıtmada kullanılan, çok miktarda yiyecek alan, kenarlarıdik, derince metal kap. * (genellikle orduda veya yatılı okul ve ceza evlerinde) Yemek. * İnce, yassıelmas. * Atıştaliminde hedef tahtasını bile vuramama. |
karavana borusu | * Yemek vaktinin geldiğini bildiren boru sesi. |
karavana çıkmak | * yemek hazırlanmak veya gelmek. |
karavanacı | * Karavanayıtaşıyan (asker). * Hedef tahtasınıvuramayan kimse. |
karavanadan yemek | * toplu durumda aynıkaptan yemek. |
karavaş | * Savaşta tutsak edilen veya satın alınan ve sahibinin üzerinde tam bir kullanma hakkı bulunan kadın. |
karavaşlık | * Karavaşolma durumu. |
karavel | * Çift motorlu bir uçak türü. |
karavelâ | * Büyük deniz teknesi. * Gemilerde denizcilik kurallarına aykırıdurum. |
karavide | * Bkz. kerevit. |
karaya | * Eczacılıkta kullanılan ve çürümeyen bir bitki. |
karaya ayak basmak | * deniz, göl vb. den karaya çıkmak. * deniz taşıtından karaya çıkmak. |
karaya çıkarmak | * göl veya denizden karaya çıkmasını sağlamak. |
karaya düşmek | * (deniz içinde bulunan bir şey) akıntıveya dalga ile kıyıya atılmak. |
karaya oturmak | * (gemi) denizin sığbölümüne saplanıp kalmak. |
karaya vurmak | * denizden karaya atılmak. |
karayaka | * Doğu Karadeniz kıyı bölgesinde yetişen, uzun kuyruklu, beyaz renkli koyun türü. |
karayandık | * Deve dikeni. |
karayanık | * Karakabarcık, yanıkara, şarbon. |
Karayca | * 343 Karaimce. |
karayılan | * Boyu uzun, başı iri pullarla örtülü, zararıhayvanlarıyediği için tarıma yararlı, tehlikesiz bir yılan (Coluber). |
karbojen | * Bileşiminde yüzde 95 oksijen ve yüzde 5 karbondioksit bulunan gaz karışımı. |
karboksil | * Organik asit grubunda bulunan -COOH formülündeki tek değerli köklere verilen ad. |
karboksilik | * Korboksilli. |
karboksilli | * Yapısında bir veya birçok karboksil koku bulunan (maddeler), karboksilik. |
karbon | * Atom numarası6, atom ağırlığı12 olan, doğada elmas, grafit gibi billûrlaşmışveya maden kömürü, linyit, antrasit gibi şekilsiz olarak bulunan element. KısaltmasıC. |
karbon dönemi | * Birinci çağın dördüncü dönemi ve bu dönemde oluşmuşyer katmanları, karbonifer. |
karbon kâğıdı | * Aynızamanda hem yazmak hem de kopya çıkarmak için yazıkâğıtlarının arasına konulan bir yüzü boyalı kâğıt. |
karbonado | * Kara elmas. |
karbonat | * Karbonik asidin bazlarla birleşerek oluşturduğu tuzların genel adı. * Sodyum bikarbonat. * Genellikle sindirimi kolaylaştırmak için suya katılan kimyasal birleşim. |
Kategoriler