Kategoriler
L SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük L Sayfa 14

linet * Sürgün.
linin * Hücre çekirdeğinde bulunan ve kromatin tanelerini taşıyan ağbiçimindeki ipliksi yapıya verilen ad.
link * Atın eşkin yürüyüşü.
link * İletişim dizgesi birliği.
linolyum * Yer döşemesi olarak kullanılan, üzeri keten yağıve mantar tozuyla kaplanmışjüt bezi, muşamba.
linotip * Basım evinde harfleri dizen ve satırları blok durumunda döken dizgi makinesi.
linyit * Birleşimindeki karbon oranı% 60, 70 olan, kahverengi veya siyah taşıl kömür.
lipari * Çirozluktan sonra yağlanmaya başlayan uskumru.
liparit * Riyolit.
lipit * Her tür organik yağa verilen ad.
lipom * Yağdokusunun, bulunduğu yerde büyümesiyle oluşan zararsız ur, yağuru.
lipsos * İskorpitgillerden, Akdeniz ve Atlas Okyanusu’nda yaşayan, yüzgeçlerindeki dikenlerde yaralara sebep olan
bir zehir bulunan, 40 cm uzunluğunda, eti çok beğenilen bir balık (Scorpaena porcus).
lir * Kaynağımitolojik çağlara dayanan kirişli bir çalgı.
lira * Yüz kuruşdeğerinde Türk para birimi.
* Bazıülkelerin para birimlerini de gösterir.
* Yedi gram ağırlığında altın sikke.
liralık * Herhangi bir lira değerinde olan.
* Lira.
liret * İtalyan para birimi.
lirik * Coşkun, ilhamla dolu.
* Eski Yunan edebiyatında lir eşliğinde söylenen (şiir).
* Çok etkili, coşkun, genellikle kişisel duygularıdile getiren edebiyat.
lirik şiir * Yunanlılarda lir eşliğinde okunan şiir.
* Coşkun ve ateşli bir anlatımı olan, toplumun ortak veyaşairin kişisel duygularınıyansıtan şiir.
lirizm * Kişisel duyguların ilham yolu ile coşkulu ve etkili anlatımı.
lisan * Dil, zeban.
lisana gelmek * (konuşmaz şeyler) konuşmaya başlamak, dile gelmek, dillenmek.
lisanıhâl * Hâl diliyle, davranışla düşünce ve istenileni anlatma.
lisanımünasip * Karşısındakinin kolayca anlayabileceği dil ve uslûp.
lisanî * Dille ilgili.
lisaniyat * Dil bilimi; lengüistik, filoloji.
lisans * Genellikle dört yıl süren üniversite veya yüksek okul öğrenimi.
* Bu öğrenim sonunda elde edilen ve diploma ile belgelendirilen akademik derece.
* Yurda mal sokma veya yurttan mal çıkarma izni.
* Bir malıyabancıfirma adına üretme izni.
* Bir sporcunun resmî yarışmalara katılabilmesi için spor federasyonunun kendisine verdiği kayıt fişi veya
kimlik kartı.
lisansiyer * Üniversitede okuyan öğrenci.
lisanslı * Lisansı olan.
lisansüstü * Lisans eğitimi sonrası.
lisansüstü eğitim * Lisans eğitimi bittikten sonra yapılan yüksek öğretim.
lise * Sekiz yıllık ilköğretimden sonra en az üç yıllık bir eğitimle hayata veya yüksek öğretime hazırlayan orta
öğretim kurumu.
liseli * Lise öğrencisi.
liste * Alt alta yazılmışşeylerin bütünü.
liste başı * Herhangi bir seçimde, listenin en başında olan isim.
listeci * Liste yapan kimse.
* İnternet aracılığıyla, alıcıya gönderilen mesaj, mektup veya dosyaları düzenli bir biçimde listeleyen düzenek.
listeleme * Listelemek işi veya durumu.
listelemek * Liste durumuna getirmek.
literatür * Edebiyat, yazın.
* Herhangi bir bilim dalında yazılmışolan yazıveya eserlerin bütünü.
litografi * Bkz. litografya.
litografya * Taş basması.
* Bu yöntemle basılmış(yazı, resim).
litografya taşı * Taş basmasında kullanılan çok düzgün bir kalker.
litografyacı * Litografya işi ile uğraşan, litografya yapan kimse.
litoloji * Taş bilimi.
litosfer * Taşyuvarı.
litre * Sıvılarıölçmede kullanılan, bir desimetre küp hacminde ölçü birimi.
* Bir litrenin alabileceği miktarda olan.
litrelik * Herhangi bir litre ölçüsünde sıvıalan.
liturya * Bkz. kudas.
lityum * Atom sayısı3, atom ağırlığı6,94, yoğunluğu 0,55 olan, 180° C de eriyen, gümüşparlaklığında, bilinen en
hafif element. KısaltmasıLi.
lityumlu * Lityum içeren bir madde.
liva * Sancak.
* Tugay.
* Tuğgeneral.

Bir yanıt yazın