Kategoriler
M SÖZLÜK Türkçe Sözlük

Türkçe Sözlük M Sayfa 32

memleketçilik * Memleketçi olma durumu.
memleketler arası * Uluslar arası.
memleketli * Aynımemleketten olan (kimse), hemşehri.
* Memleket halkı.
memlûk * Köle.
* (özel ad olarak) Kölemenlerden olan kimse.
memnu * Men edilmiş, yasaklanmış, yasak.
memnu meyve * Tanrı’nın yasaklamasına rağmen Adem’in, Havva’nın elinden yediği meyve.
* Elde edilmesi yasaklanan şey.
memnu mıntaka * Girilmesi, film ve fotoğraf çekilmesi yasak olan yer, yasak bölge.
memnuiyet * Yasak olma, yasak edilme durumu.
memnun * Herhangi bir olaydan veya durumdan ötürü sevinç duyan, kıvançlı, mutlu.
memnun etmek * (bir kimseyi) sevindirmek, kıvanç vermek.
* yüklüce para veya bol bahşişvermek.
memnun memnun * Memnun bir biçimde, memnun olarak, memnuniyetle.
memnun olmak * sevinmek, sevinç duymak, kıvanmak.
memnunca * Memnun gibi, az çok memnun.
memnuniyet * Sevinç, sevinme, kıvanç, kıvanma.
memnuniyetle * Kıvanç duyarak, kıvançla.
memnuniyetsiz * Memnun olmayan.
memnuniyetsizlik * Memnun olmama durumu.
memnunluk * Kıvanma, kıvanç.
memorandum * Muhtıra, nota.
memul * Umulan, düşünülen.
memul etmek * beklemek, ummak.
memul olmak * umulmak, beklenilmek.
memur * Devlet hizmetinde aylıkla çalışan kimse, görevli.
* Bir işle görevlendirilmişolan, yükümlü.
memur etmek * görevlendirmek.
memure * Bayan memur.
memurin * Memurlar.
memuriyet * Memur olma durumu, memurluk.
* Görev, vazife.
memurluk * Memur olma durumu.
men * Yasaklama, izin vermeme.
-men * Bkz. -man / -men (I).
-men * Bkz. -man / -men (II).
menafi * Yararlar, faydalar.
menafiiumumiye * Kamu yararı.
menajer * Menecer.
menajerlik * Menecerlik.
menakıp * Menkı beler.
menakıpname * Menkı beleri konu edinen eserlerin ortak adı.
mendebur * Sümsük, sünepe, pis, iğrenç.
mendeburluk * Mendebur olma durumu.
mendelevyum * Atom numarası101, kütle numarası256 olan, izotopu 1957’de yapma olarak elde edilmişolan element.
KısaltmasıMd.
menderes * Bir akarsu yatağının az eğimli koyak tabanlarında ve ova düzlüklerinde çizdiği S harfine benzeyen kıvrım.
mendil * Burun ve ter silmekte, bazen de el ve yüz kurulamakta kullanılan küçük, kare biçiminde dokuma veya
yumuşak, ince kâğıt.
* İçine bazışeyler konulan dokuma, yağlık.
mendil atmak * herhangi bir duyguyu, gizli bir mesajıhaberleşilen insana çeşitli anlamları olan renkli mendille bildirmek.
mendil kadar * (alan için) çok küçük.
mendil sallamak * birini uzaktan mendil sallayarak selâmlamak veya uğurlamak.
mendilli * Mendili olan.
mendilsiz * Mendili olmayan.
mendirek * Dalgakıranla yapılmışliman.
menecer * Yönetici.
* Bir sporcunun veya sanatçının meslekî işlerini yöneten kimse, menajer.
* Bir spor dalının, takımının teknik yöneticisi.
menecerlik * Menecer olma durumu.
* Menecerin görevi.

Bir yanıt yazın