neyi | * Hangisi. |
neyin nesi (kimin fesi) | * “kimdir, nasıl bir kişidir? ne idiği belirsiz” anlamında kullanılır. |
neyleyim | * ne yapabilirim, elden ne gelir?. |
neymiş | * söylendiğine göre, güya. |
neyse | * Önemi yok, olan oldu. * Çok şükür, bereket versin. * Konuyu kapatalım, uzatmayalım, her ne ise. |
neyse ne | * bir yere, bir dereceye kadar. |
neyzen | * Ney üfleyici, ney çalan kimse. |
neyzen bakışlı | * Boynunu yana çarpıtarak bakan. |
nez hâli | * Ölüm hâli. |
nezafet | * Temizlik, paklık. |
nezahet | * Temizlik, ahlâk temizliği. |
nezaket | * Başkalarına karşısaygılıve incelikle davranma, incelik, naziklik. * (bir işveya durum için) Önemli olma, dikkatli davranmayı gerektirme. |
nezaket göstermek | * davranışlarda nazik olmak. |
nezaket kesp etmek | * sıkıntılı, nazik, kritik bir durum almak. |
nezaketen | * Nezaket olarak, nazik davranarak. |
nezaketli | * İnce, nazik. |
nezaketlilik | * Nezaketli olma durumu. |
nezaketsiz | * Nazik olmayan. |
nezaketsizlik | * İnce ve nazik olmama durumu, kabalık. |
nezaret | * Bakma, gözetme. * Bakanlık. * Görü. * Gözaltı, gözetim. * Denetim, kontrol. * Nezarethane. |
nezaret etmek | * denetlemek, bakmak. |
nezarete almak | * göz altına almak. |
nezarethane | * Gözaltına alınan kimselerin konulduğu yer. |
nezaretli | * Görünüşlü, görüntüye sahip. |
nezaretsiz | * Görünüşü olmayan, manzarasız, görüntüsüz. |
nezdinde | * Yanında. |
nez’etme | * Nezetmek işi veya durumu. |
nez’etmek | * Ayırmak, çekip almak. |
nezif | * Kanama. |
nezih | * Temiz, temiz ahlâklı. |
nezir | * Adak. |
nezir etmek | * Bkz. nezretmek. |
nezle | * Soğuk almaktan ileri gelen, burun akması, aksırma ile beliren hastalık, ingin, dumağı. |
nezle otu | * Bkz. pirekapan. |
nezleli | * Nezlesi olan. |
nezretme | * Nezretmek işi veya durumu. |
nezretmek | * Adamak. |
nezt | * Yan, kat. |
nıkris | * Damla hastalığı, gut. |
nısfet | * Bkz. nasfet. |
nısfınnehar | * Meridyen düzlemi. |
nısfiye | * Bir çeşit kısa ney. |
nısıf | * Yarı, yarım. |
nısıf kutur | * Yarıçap. |
nışadır | * Amonyak tuzu. |
nışadır kaymağı | * Amonyum karbonat. |
nışadır ruhu | * Amonyak. |
Ni | * Nikel’in kısaltması. |
nice | * Kaç, ne kadar. * Oldukça çok. * Nasıl. * Uzun süreden beri. |
nice nice | * Pek çok. |
Kategoriler