yumurtacık | * Canlılarda dişinin, döllenip oğulcuk durumuna gelmek için çıkardığıüreme hücresi; yumurtlayan hayvanlarda yumurta olarak dışarıverilir, yavrulayanlarda ise döl yatağında kalarak oğulcuk ve dölüt evrelerinden geçtikten sonra yavru olarak doğar. * Kapalıtohumlularda, döllenmeden sonra değişikliğe uğrayarak tohumu oluşturan bölüm. |
yumurtacılık | * Yumurta alıp satma işi. |
yumurtadan daha dün çıkmış | * bilgiçlik taslayan toy kimse. |
yumurtalık | * Canlılarda dişi üreme hücrelerini veren organ, mebiz. * Yumurtayı içine dik olarak koymaya yarayan, fincana benzeyen kap. |
yumurtaya kulp takmak | * bahane bulmakta usta olmak. |
yumurtayıçalkamak | * (kuluçka) üstüne oturduğu yumurtayıçevirmek. |
yumurtlama | * Yumurtlamak işi. |
yumurtlama mevsimi | * Bazıhayvanların yumurtlamaya yatma veya yumurtlama zamanı, mevsimi. |
yumurtlamak | * Tavuk, kuşvb.yumurta yapmak. * Uydurup söylemek veya söylenmemesi gereken şeyi açığa vurmak. |
yumurtlatma | * Yumurtlatmak işi. |
yumurtlatmak | * Yumurtlamak işini yaptırmak. |
yumurtlayanlar | * Yumurtlama yolu ile üreyen hayvanlar. |
yumuş | * İş, hizmet buyruğu. |
yumuşacık | * Hoşa giden, istenilen yumuşaklıkta olan, çok yumuşak olan. |
yumuşak | * Dokunulduğunda veya üzerine basıldığında çukurlaşan, eski biçimini kaybeden, katıkarşıtı. * Kolaylıkla bükülen, sert karşıtı. * Dokununca hoş bir duygu uyandıran. * Avuçla sıkıldığında buruşmayan, sert karşıtı. * Kolaylıkla işlenebilen. * Kolay çiğnenen, kolay kesilen. * Ilıman. * Kaba, hırçın, sert olmayan, kolay yola gelen, uysal. * Okşayıcı, tatlı, hoş. * Sessiz, hafif. |
yumuşak ağızlı | * Kolay gem alan (hayvan). |
yumuşak başlı | * Uysal, kolay yola gelen. |
yumuşak buğday | * Kırma ve öğütmeye karşıdirenci daha az olan, öğütüldüğünde genelde daha ince un meydana getiren ve tane kesiti unsu yapıda, beyaz renkte ve mat görünüşlü olan buğday. |
yumuşak damak | * Damağın boğaza yakın bölümü. |
yumuşak iniş | * Uzay araçlarında ve uçaklarda aracın ustalıkla, çarpmaksızın yere inişi. |
yumuşak su | * Az kireçli su. |
yumuşak ünsüz | * Ciğerlerden gelen havanın ses yolundaki sivrilmişve gerilmişkapalı bir engele çarpmasıyla oluşan, titreşimli ses veren (ünsüz), sürekli, tonlu, sedalı, örtümlü, titreşimli: b, c, d, g. |
yumuşak yüzlü | * Kendisinden istenilen bir şeyi geri çevirmeyen, yüzü tutmayan. |
yumuşak yüzlülük | * Yüzü tutmaz olma durumu. |
yumuşakça | * Yumuşak vücutlu, omurgasız hayvan. * Yumuşak bir biçimde. |
yumuşakçalar | * Çoğu suda yaşayan, omurgasız, yumuşak olan vücutlarıkabuk denilen sert bir kalkerli örtü ile kaplı hayvanlar şubesi. |
yumuşaklaşma | * Yumuşaklaşmak işi veya durumu. |
yumuşaklaşmak | * Yumuşak bir duruma gelmek, yumuşamak. |
yumuşaklık | * Yumuşak olma durumu. * Ilımlı, iyi davranma, mülâyemet. |
yumuşama | * Yumuşamak işi. * Dünyada soğuk savaşdöneminden sonra stratejik silâhların geliştirilmesiyle başlayan siyasal gerginliğin ortadan kaldırılmasısiyaseti, detant. * Süreksiz ünsüzlerin sürekli ünsüz veya sızıcıünsüz oluşu. |
yumuşamak | * Sertliği kalmamak, yumuşak duruma gelmek. * Öfkesi, kızgınlığı, inadı geçmek. * Sert ünsüz, yumuşak ünsüz durumuna gelmek. |
yumuşatıcı | * Yumuşatmayısağlayan. * Teslim edici, hafifletici. |
yumuşatılma | * Yumuşatılmak işi. |
yumuşatılmak | * Sertliği giderilmek, yumuşak duruma getirilmek. |
yumuşatış | * Yumuşatmak işi. |
yumuşatma | * Yumuşatmak işi. * Etkin alıştırmalarda, bir kasıhiçbir gerginlik veya kasılma bırakmadan dinlendirme. |
yumuşatmak | * Sertliğini gidermek, yumuşak duruma getirmek. * Kabalığını, katılığını, sertliğini veya acımasızlığını ortadan kaldıracak durumda olmak. |
yumuşatmalık | * Amortisör. |
yuna | * Hayvanın sırtına, eyerin altına konulan belleme (II). |
yunak | * Yıkanılan yer, hamam. |
Yunan | * Yunanistan halkından olan kimse. * Yunanistan halkına özgü olan. |
Yunanca | * Yunan dili, Elence. |
Yunanistanlı | * Yunanistan’da yaşayan veya Yunanistan halkından olan, Yunan. |
Yunanlı | * Yunanistan halkından veya bu halkın soyundan olan (kimse). |
yunma | * Yunmak işi. |
yunmak | * Yıkanmak. |
yunmuşarınmış(veya yıkanmış) | * yıkanıp temizlenmiş. |
yunus balığı | * Balinalardan, ılık ve sıcak denizlerde sürüler durumunda yaşayan, boyları3 m ye kadar erişebilen, memeli deniz hayvanı(Delphinus). |
yunus balığı giller | * Örnek hayvanıyunus balığı olan, balinaların bir alt familyası. |
yurdu | * İğnenin deliği. |
Kategoriler