恋の意味も手触りも 相対性理論も
– aşkın anlamı, duygu, görelilik kuramı
同じくらい絵空事なこの僕だったんだ
– ben de en az bunun kadar resmediciydim.
大人になる その時には 出逢えているのかな
– Acaba yetişkin olduğum o zamanda tanışabilir miyim
何万とある愛の歌 その意味が分かるかな
– on binlerce aşk şarkısı bunun ne anlama geldiğini biliyor musun?
でも恋は革命でも焦燥でも天変地異でもなくて
– ama aşk bir devrim değil, endişe değil, doğal bir felaket değil.
君だった
– sendin.
君の笑い方はなぜか淋しさに似てた
– gülme şeklin bir şekilde yalnızlık gibiydi.
君の歌い方は今日の朝焼けに見えた
– şarkı söyleme şeklin bugün şafak sökmüş gibiydi.
何千年後の人類が何をしているかより
– insanlığın binlerce yıl sonra yaptıklarından daha
まだ誰も知らない顔で 笑う君を見たい
– seni henüz kimsenin bilmediği bir yüzle gülümserken görmek istiyorum.
僕にはない 僕にはないものでできてる
– bilmiyorum, bilmiyorum, bilmiyorum, bilmiyorum, bilmiyorum, bilmiyorum, bilmiyorum, bilmiyorum, bilmiyorum, bilmiyorum.
君がこの僕を形作ってる
– bu beni şekillendiriyorsun.
そんなこと言うと笑うんでしょ?
– bunu söylerken gülüyorsun, değil mi?
そんな顔でさえ見たいと思ってる
– o yüzü bile görmek istiyorum.
僕ひとりのため今日まで 使ってきたこの心
– bugüne kadar kendi iyiliğim için kullandığım bu kalp
突然君に割り込まれ 大迷惑 大渋滞
– birdenbire başın belaya girdi, başın belaya girdi, trafiğe çıktın, trafiğe çıktın, trafiğe çıktın.
でもすると君はこの僕が今宇宙で一番ほしかった
– ama o zaman şu anda evrende beni en çok sen istedin.
言葉を言うの
– bir şey söyle.
君の話す声は 母の鼻歌に似てた
– sesin annemin mırıldanması gibiydi.
君が黙る姿は 夜の静けさに見えた
– sessizliğin gecenin sessizliği gibiydi.
何万年後の地球が何色でももういい
– on binlerce yıl sonra, dünyanın rengi ne olursa olsun, bu yeterli.
まだ誰も知らない顔で 笑う僕を君は
– hala kimsenin bilmediği bir yüzle bana gülüyorsun.
何百 何千ともうすでに
– şimdiden yüzlerce, binlerce.
見てるよ 聞いてるの 知りはしないでしょう
– izliyorum. dinlediğimi anlamayacaksın.
「あなたさえいれば」 「あなたさえいれば」
– keşke sen olsaydın. keşke sen olsaydın.
そのあとに続く言葉が どれだけ恐ろしい姿をしていても
– takip eden kelimeler ne kadar korkunç olursa olsun
この両の腕でいざ 抱きしめにいけるよ
– sana iki kolumla da sarılabilirim.
あなたと見る絶望は あなた無しの希望など霞むほど輝くから
– seninle gördüğüm umutsuzluk o kadar parlıyor ki sensiz umut puslu.
君の笑い方はなぜか優しさに似てた
– gülme şeklin bir şekilde nezaket gibiydi.
君の歌い方は今日の夕立に見えた
– şarkı söyleme tarzın bugünkü geceye benziyordu.
何千年後の人類が何をしているかより
– insanlığın binlerce yıl sonra yaptıklarından daha
まだ誰も知らない顔で 笑う君を見たい
– seni henüz kimsenin bilmediği bir yüzle gülümserken görmek istiyorum.
僕にはない 僕にはないものでできてる
– bilmiyorum, bilmiyorum, bilmiyorum, bilmiyorum, bilmiyorum, bilmiyorum, bilmiyorum, bilmiyorum, bilmiyorum, bilmiyorum.
君がこの僕を形作ってる
– bu beni şekillendiriyorsun.
枯れるほど君の名前叫んだら
– eğer solmak için adını söylersem
君に届くなら今叫ぶよ
– sana ulaşırsam, hemen çığlık atarım.
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.