Yerin Baek – 0310 İngilizce Şarkı Sözleri Türkçe Anlamları

You smoked and you looked at me
– Sigara içtin ve bana baktın.
I hate it when you do
– Yapmandan nefret ediyorum
I said, “No, thanks” to you
– Sana “Hayır, teşekkürler” dedim.
You asked me if I was okay, what if I wasn’t?
– Bana iyi olup olmadığımı sordun, ya olmasaydım?

Leaving is fine
– Ayrılırken gayet iyi
It’s just I don’t wanna be all by myself again
– Sadece bir daha tek başıma kalmak istemiyorum.
Like every time, like every last time
– Her zaman olduğu gibi, her son kez olduğu gibi

You knew that I was no good for you
– Senin için iyi olmadığımı biliyordun.
When we lay down after doing that things you loved
– Sevdiğin şeyleri yaptıktan sonra uzandığımızda
You knew that I wasn’t better than you
– Senden daha iyi olmadığımı biliyordun.
I hope that I could be seemed really fine with you leaving
– Umarım gitmen beni gerçekten mutlu eder.

You stroked me and stared at me
– Beni okşadın ve bana baktın
I like it when you do
– Yaptığın zaman hoşuma gidiyor.
I said, “I know you love me too”
– “Senin de beni sevdiğini biliyorum” dedim.
I asked you, “If you are the same, what If I quit it?”
– Sana sordum, ” eğer aynıysan, ya bırakırsam?”

Leaving is fine
– Ayrılırken gayet iyi
It’s just I don’t wanna be falling behind again
– Sadece bir daha geride kalmak istemiyorum.
Like every time, like every moment in the end
– Her zaman olduğu gibi, sondaki her an gibi

You knew that I was no good for you
– Senin için iyi olmadığımı biliyordun.
When we lay down after doing that things you loved
– Sevdiğin şeyleri yaptıktan sonra uzandığımızda
You knew that I wasn’t better than you
– Senden daha iyi olmadığımı biliyordun.
I hope that I could be seemed really fine with you leaving
– Umarım gitmen beni gerçekten mutlu eder.

Suddenly, all the things seem complicated
– Aniden, her şey karmaşık görünüyor
You could only fix it, but my lips won’t let me tell the truth
– Sadece düzeltebilirsin ama dudaklarım gerçeği söylememe izin vermiyor.
Tell me how not to get hurted or broken
– Bana nasıl incinmeyeceğimi ya da kırılmayacağımı söyle.
Even if you can’t afford loving me anymore
– Artık beni sevmeye gücün yetmese bile

You knew that I was no good for you
– Senin için iyi olmadığımı biliyordun.
When we lay down after doing that things you loved
– Sevdiğin şeyleri yaptıktan sonra uzandığımızda
You knew that I wasn’t better than you
– Senden daha iyi olmadığımı biliyordun.
I hope that I could be seemed really fine with you leaving
– Umarım gitmen beni gerçekten mutlu eder.

You smoked and you looked at me
– Sigara içtin ve bana baktın.
I hate it when you do
– Yapmandan nefret ediyorum




Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın