Kategoriler
Genel

(G)I-DLE – LION Korece Sözleri Türkçe Anlamları

Ooh, I’m a lion, I’m a queen, 아무도
– Ooh, ben bir aslanım, ben bir kraliçeyim, kimse
그래, ooh, 날 가둘 수 없어 아픔도
– Evet, beni hapse atamazsın, acı yok.

붉은 태양 아래 fire
– Kırmızı güneşin altında ateş
파랗게 타는 flower
– Mavi yanan çiçek
미지근한 너의 애를 태우게
– Sıcak çocuğunu yak.
살짝 드러내는 sharp claw, 달아오르는 상처
– Keskin pençeyi hafifçe açığa çıkarır, yaraları esnetir
발자국은 내 왕관을 맴돌게
– Ayak izleri tacımın üzerinde duruyor.

난 나의 눈을 가리고 이 음악에 몸을 맡기고
– Gözlerimi kapatıyorum ve kendimi bu müziğe bırakıyorum.
뻔한 리듬을 망치고 사자의 춤을 바치고
– Bariz ritmi bozun, aslanın dansını adayın.
넌 나의 눈을 살피고 이 음악에 몸이 말리고
– Gözlerimin içine bakıyorsun ve vücudunu bu müzikle kurutuyorsun.
뜨거운 리듬에 갇히고 사자에 춤을 바치고
– Sıcak bir ritimde sıkışmış ve aslanlarla dans etmeye adanmış

Ba-ba-ba, ba-ba-ba, ba-ba-ba
– Ba-ba-ba, ba-ba – ba, ba-ba-ba
It looks like a lion, I’m a queen like a lion
– Bir aslana benziyor, ben bir aslan gibi bir kraliçeyim
Ba-ba-ba, ba-ba-ba, ba-ba-ba
– Ba-ba-ba, ba-ba – ba, ba-ba-ba
It looks like a lion, I’m a queen like a lion, eh-oh
– Bir aslana benziyor, ben bir aslan gibi bir kraliçeyim, eh-oh

그 강인한 울음은 너의 발을 내게 돌려
– O güçlü ağlama ayaklarını bana çeviriyor
이 넓은 황야 속 크고 단단한 씨를 뿌려
– Bu geniş vahşi cins büyük ve sert seribaşı
그 웅장한 부름은 너의 맘을 내게 돌려
– Bu muhteşem çağrı aklını bana çeviriyor
이 깊은 바닷속까지 거친 멜로딜 꽂아
– Bu derin denize kaba bir melodi takın.

더 탐을 내지 말어 자릴 지키는 lion
– Daha fazla gezintiye çıkma, koltuğuna otur, aslan.
때로는 사나워 질지 모르니
– Bazen vahşi olursun.
이제 환호의 음을 높여 모두 고개를 올려
– Şimdi tezahürat sesini yükseltin ve herkes başlarını kaldırın
어린 사자의 왕관을 씌우니
– Genç bir aslanın tacını giydim.

난 나의 눈을 가리고 이 음악에 몸을 맡기고
– Gözlerimi kapatıyorum ve kendimi bu müziğe bırakıyorum.
뻔한 리듬을 망치고 사자의 춤을 바치고
– Bariz ritmi bozun, aslanın dansını adayın.
넌 나의 눈을 살피고 이 음악에 몸이 말리고
– Gözlerimin içine bakıyorsun ve vücudunu bu müzikle kurutuyorsun.
뜨거운 리듬에 갇히고 사자에 춤을 바치고
– Sıcak bir ritimde sıkışmış ve aslanlarla dans etmeye adanmış

Ba-ba-ba, ba-ba-ba, ba-ba-ba
– Ba-ba-ba, ba-ba – ba, ba-ba-ba
It looks like a lion, I’m a queen like a lion
– Bir aslana benziyor, ben bir aslan gibi bir kraliçeyim
Ba-ba-ba, ba-ba-ba, ba-ba-ba
– Ba-ba-ba, ba-ba – ba, ba-ba-ba
It looks like a lion, I’m a queen like a lion, eh-oh
– Bir aslana benziyor, ben bir aslan gibi bir kraliçeyim, eh-oh

쓸데없는 예의 따윈 물어뜯어
– İşe yaramaz nezaket için beni ısır.
편견이란 답답한 우리는 무너뜨려
– Önyargı havasız, onu yıkıyoruz.
감히 또 누가 날 막고 또 누가 날 조종해
– Başka biri beni durdurmaya cesaret ediyor ve başka biri beni kontrol ediyor.
조심해 다듬지 못한 발톱으로
– Kesilmemiş pençelerle dikkatli olun.
아무도 가본 적이 없는 개척하는 길
– Hiç kimsenin gitmediği öncü bir yol
뻔해 빠진 꼰대들은 혀를 차던 짓
– Bariz örgüler dillerini tekmeledi.
그걸 해내고서야 받는 박수는 더 짜릿한 맛이지
– Bunu yaparken aldığınız alkış daha heyecan verici.
그걸 맛봤고 이제 부정할 수 없어 I’m a queen
– Ben bir kraliçeyim, tadına baktım ve şimdi inkar edemem.

Ba-ba-ba, ba-ba-ba, ba-ba-ba
– Ba-ba-ba, ba-ba – ba, ba-ba-ba
It looks like a lion, I’m a queen like a lion
– Bir aslana benziyor, ben bir aslan gibi bir kraliçeyim
Ba-ba-ba, ba-ba-ba, ba-ba-ba
– Ba-ba-ba, ba-ba – ba, ba-ba-ba
It looks like a lion, I’m a queen like a lion, eh-oh
– Bir aslana benziyor, ben bir aslan gibi bir kraliçeyim, eh-oh

Ooh, I’m a lion, I’m a queen, 아무도
– Ooh, ben bir aslanım, ben bir kraliçeyim, kimse
그래, ooh, 길들일 수 없어 사랑도
– Evet, ooh, aşkı evcilleştiremem.

Bir yanıt yazın